Zamanı Durdurun: Türkiye'nin Cittaslow Rotaları

Yüksek binalardan, şehrin gürültüsünden, kalabalıktan yorulmamak oldukça zor. Özellikle de sıcak yaz günlerinde şehir hayatının zorluklarının daha fazla hissedildiği kesin. Peki, bu hislerden biraz olsun uzaklaşıp kendinizi sakinlikle yenilemek ister misiniz? O zaman hazırlanın, Türkiye’nin cittaslow şehirlerine doğru yola çıkıyoruz.

“Cittaslow nedir? Bizi bu şehirlerde neler bekliyor?” diye düşünüyorsanız gelin, bu sakin şehir hareketini birlikte incelemeye başlayalım. 

Cittaslow Nedir?

Cittaslow, temeli 1999 yılında atılmış bir hareket. Bu hareketi ortaya çıkaran isim ise Toskana’nın küçük bir kasabası olan Greve in Chianti’nin eski Belediye Başkanı Paola Saturni. Kasabanın kendi içinde değerlendirilmesi ve yaşam kalitesinin iyileştirilmesi için ortaya koyduğu fikir, zamanla başka yerlere de yayılıyor ve cittaslow hareketine dönüşüyor. 

Cittaslow hareketi ilhamını slow food felsefesinden alıyor ve bunu şehirlere, şehir yönetimlerine uyarlıyor. Bu düşünce ile şehirde yaşayan insanların yaşamlarına saygı temelinde, tüketim odaklı kalıplaşmış şehirler yerine özgünlüklerini koruyarak yaşam kalitesi yüksek sakin şehirler yaratmak amaçlanıyor. 

Cittaslow Ağına Katılmak İçin Yapılması Gerekenler Neler? 

Cittaslow hareketine katılmak için Cittaslow Uluslararası Koordinasyonu tarafından belirlenen alanlarda yeni atılımlar ve iyileştirmeler yapılması gerekiyor. Çalışma alanları ise 7 başlığa ayrılıyor. Başlıklar şu şekilde: 

• Enerji ve çevre politikaları 

• Altyapı çalışmaları

• Kentsel yaşam kalitesi   

• Tarım, turizm ve esnaf politikaları 

• Misafirperverlik, farkındalık ve eğitim çalışmaları 

• Doğal ve geleneksel gıdaları teşvik eden kurumlarla iş birliği 

• Sosyal uyum için kentin geliştirilmesi 

   

Tüm bu ana kategorilerin ortak konusu ise daha iyi bir yaşam için şehrin imkanlarını iyileştirmek ve geliştirmek. Ama şunu belirtelim: Burada geliştirmekten kasıt, şehrin kültürel yapısını değiştirmek değil. Bölgenin kendine ait özgün yapısını bozmadan, kültürel yapısını koruyarak gelişime odaklanmak cittaslow hareketinin temeli. 

Türkiye’de Cittaslow Hareketi 

İtalya’nın küçük bir kasabasından doğup tüm dünyaya “Biraz sakin olalım.” diyen cittaslow hareketi, 2023 yılına kadar 33 ülkeye yayıldı. Bu ülkelerden biri de tabii ki Türkiye.

Türkiye’de 2023 itibarıyla cittaslow ağına katılmış tam 22 bölge bulunuyor. Sakinliği, doğal güzellikleri ve kültürel mirası ile cittaslow hareketine ilk katılan yer ise Seferihisar. 2007 yılında Türkiye’deki ilk sakin şehir olan İzmir’in güzel ilçelerinden Seferihisar, Türkiye’de cittaslow hareketinin öncüsü. 

Seferihisar ilk adımı attıktan sonra Türkiye’nin farklı bölgelerinden pek çok yer de sakinliği ile bu dünya hareketinin bir parçası oldu. Türkiye’deki cittaslow hareketine katılan yerler ise şu şekilde: 

• Uzundere, Erzurum 

• Gerze, Sinop 

• Güdül, Ankara

• Yalvaç, Isparta 

• Ahlat, Bitlis 

• Akyaka, Muğla 

• Arapgir, Malatya 

• Eğirdir, Isparta 

• Foça, İzmir 

• Gökçeada, Çanakkale 

• Göynük, Bolu 

• Halfeti, Şanlıurfa 

• İznik, Bursa

• Kemaliye, Erzincan

• Köyceğiz, Muğla 

• Mudurnu, Bolu

• Perşembe, Ordu

• Seferihisar, İzmir

• Şavşat, Artvin

• Vize, Kırklareli

• Yenipazar, Aydın

• Finike, Antalya

   

O halde şimdi, bu listeden tatilinize huzur katacak birkaç yeri daha detaylı incelemeye başlayalım. 

Yaz Tatilinde Sakinlik Arayanlara: Türkiye'nin 3 Cittaslow Yeri

Cittaslow hareketini incelediğimize göre şimdi, Türkiye cittaslow listesinden sakin ve keyifli bir tatil yeri belirleme zamanı. “Bu yaz biraz kafa dinlemeye ihtiyacım var.” diyorsanız Türkiye’nin sakin şehirlerine doğru yola çıkalım. 

Seferihisar, İzmir

İlk seçeneğimiz tabii ki Türkiye’nin ilk sakin şehri olan Seferihisar. Ege’nin masmavi sularına kendinizi bırakırken huzur bulmak istiyorsanız Seferihisar tam size göre. 

Seferihisar’ın meşhur mandalina bahçeleri ve enginar tarlaları ile hem görsel bir şölen hem de lezzet dolu bir gezi sizi bekliyor. Özellikle de Seferihisar’ın meşhur mahallesi Sığacık sokaklarında dolaşırken. Sığacık; Arnavut kaldırımları, çiçeklerle süslenmiş taş evleri, yerel dükkanları ile adeta bir kartpostal gibi. Ayrıca bu eşsiz manzaranın içerisinde tarihin izleri de size eşlik edecek. Birçok medeniyete ev sahipliği yapan Seferihisar’ın önemli tarihi yerleri Sığacık Kalesi ve Teos Antik Kenti, Sığacık’ta görmeniz gerekenler arasında yer alıyor. 

Seferihisar, İzmir merkezden yaklaşık 45 km uzaklıkta. Bu sakin ilçeye gitmek için Garenta İzmir araç kiralama seçeneğini değerlendirebilir ve keyifli tatilinizi konforlu bir yolculukla tamamlayabilirsiniz. 

Gökçeada, Çanakkale

Eğer İstanbul’da yaşıyor ve “Yakınlarda sakin şehir yok mu?” diye düşünüyorsanız size önerimiz Gökçeada. Çanakkale’ye bağlı Gökçeada; nostaljik evleri, organik ürünleri ve doğal yaşamı ile şehir hayatından uzaklaşmak isteyenler için eşsiz bir tercih. 

Türkiye’nin en büyük adası olan Gökçeada, aynı zamanda dünyanın ilk ve tek cittaslow adası. Tarihi dokusu ve doğal güzellikleri ile zamanı durduran bu ada, dalış ve rüzgar sörfü yapmak isteyenlerin de ortak noktası. Dünyanın her yerinden sporcuların tercih ettiği Aydıncık Plajı, yılın 10 ayı rüzgar sörfü yapmaya elverişli. Yıldız Koyu ise Gökçeada Sualtı Milli Parkı sınırları içerisinde. Bu nedenle de dalış yaparak Gökçeada’nın güzelliklerini suyun altında da görmek isteyenler için eşsiz bir tercih. “Sadece denizin ve güneşin keyfini çıkarmak istiyorum.” diyorsanız Yıldız Koyu’nda şemsiye, şezlong ve duş gibi imkanlar da bulunuyor. 

Her zevke göre aktivite seçenekleri ile bu sakin adaya ulaşmanın en kolay yolu, feribotlardan geçiyor. Gökçeada’ya ulaşmak için önce Çanakkale’de bulunan Kabatepe İskelesi’ne gitmek, oradan kalkan feribotlarla Gökçeada’ya geçmek gerekli. İstanbul’dan yola çıkmayı planlıyorsanız Garenta İstanbul ofislerinden araç kiralayarak arabalı vapur seçeneğini de değerlendirebilirsiniz. 

Akyaka, Muğla

Yeşil ile mavinin birleştiği bir noktada huzurlu bir tatil yapmak ister misiniz? O halde Muğla’nın Ula ilçesine bağlı sakin mahallesi Akyaka sizi bekliyor. 

Son yıllarda daha da sık adını duyduğumuz Akyaka, Türkiye’nin saklı cennetlerinden biri. Ahşap dokulu evleri ile kendine has mimarisi, yaz aylarında bile buz gibi suyu ile Azmak Nehri, doğanın kalbinde yer alan Akbük Koyu ve Kleopatra’nın kendini sularına bıraktığı Sedir Adası gibi yerlerle Akyaka’da dolu dolu bir gezi planı yapmak mümkün. Ayrıca şunu da belirtelim: Akyaka, kitesurf tutkunlarının da ortak noktası. 

Muğla’nın başka bir yerinde olsanız bile Akyaka’ya ister günübirlik bir gezi yapabilir isterseniz de biraz huzur bulmak için burada konaklayabilirsiniz. Konaklama için doğanın içinde bulunan büyüleyici manzaraya sahip villalar, Akyaka tatiliniz için güzel bir tercih olabilir. 

“Peki, Akyaka’ya nasıl gidilir?” düşünüyorsanız merak etmeyin; Garenta, Muğla ofisleri ile her zaman yanınızda. Sadece Akyaka değil, Muğla’nın en güzel koylarını keşfetmek için de araç kiralayarak istediğiniz her yere kolaylıkla ulaşım sağlayabilirsiniz.